Öncelikle, partili belediye başkanlarımızı bir kez daha tebrik ediyoruz. Ağır bir yükün altına girdiler ve gösterecekleri performans önümüzdeki dönem siyasetini derinden etkileyecek.
DÜNYADA HER ŞEY İÇİN, MEDENİYET İÇİN, HAYAT İÇİN, BAŞARI İÇİN EN GERÇEK YOL GÖSTERİCİ İLİMDİR, FENDİR...
  • Egemenlik Kayıtsız
    ve Şartsız Milletindir...
  • En Büyük Savaş
    Cahilliğe Karşı Yapılan Savaştır...
Kemal bey, yerel seçimlerde CHP’den seçilen belediye başkanlarının katıldığı çalıştayda konuştu.
27 Temmuz 2019

Kemal bey, CHP genel başkanı olarak, partinin hafızasından süzülen deneyimlere atfen çok önemli uyarılar yaptı. Parti kurullarının çalıştırılması açısından bu yapılan çalıştayı olumlu bir gelişme olarak görüyoruz.

Çalıştaylar, ilgili tarafların etkin katılımı sağlandığı ölçüde amacına yaklaşır. Konuyu bir başka alandan örnekleyerek açalım: “Siber güvenlik”

Dijitalleşen her hizmet doğal olarak siber saldırıya açıktır.

Siber güvenlikte iki uç vardır;

  1. Saldıran, açık arayan,
  2. Uyaran, koruyan, açık kapatan.


Bütün iş ve ilişkilerini dijital platformlara taşıyan kurumlar, sistemlerindeki açıkları kapatamadıklarında oldukça yüksek bedeller öderler. Hatta bazı durumda kurumsal hafıza tamamen çöker ve yenilemek imkansız olur.

Bu tür kabus yaşamak istemeyen kurumlar, ilginç bir yöntemle sistemlerinin bağışıklığını güçlendiren bir uygulama yaparlar.

Şöyle ki;

  1. Kurulu sistemin açıklarını azaltmak ve sızıntıları minimize etmek için birbirinden habersiz iki ayrı siber güvenlik firması ile anlaşma yapılır.

  2. Firmalardan birisi sisteme “fake” - gerçek olmayan, sanal - olarak saldıracak ve açık arayacak ve hatta sızacaktır.

  3. Diğer firma ise eş zamanlı olarak bu sanal saldırıyı karşılayacak, önce uyaracak, sonra imha edecek, sonra da sisteme girilen “açık” kapıyı kapatacaktır.

  4. Sistem üzerinde göz gezdiren bu iki göz, kurumu “gerçek” bir saldırıya karşı uyanık tutacak ve bağışıklık seviyesi giderek artacaktır.

Söz nereye geldi?

Hoşlanmadığınız laflar bazen sizi büyük bir felaketten kurtarır.

Canınızı sıkan “öngörüler”in gerçekleşmesini önlemek için çalışırsınız, bundan öngörü sahibi de siz de mutlu olursunuz.

Öngörüler, felaket için değil, felaketten kaçınmak için yapılan “uyarırlardır”.

Partimizin kurumsal kimliği, ancak bu şekilde oturur ve her türlü dış saldırıya karşı “bağışıklık” kazanır.

Kapıları “herhangi bir tedbir almadan” her türlü eğilime açarsanız, açıkları görüp “uyaranı” da   susturursanız kurum da sistem de çöker.

CHP kimliği, aynı “siber güvenlik” te olduğu gibi   özenle korunması gereken bir kimliktir ve “an”ın heyecanlarıyla oluşacak “açıklara” kurban edilemez.

Çalıştay, küçük kurultay, büyük kurultay, Merkez yönetim kurulu, Meclis gurup toplantısı vb. bütün istişare ve karar mekanizmaları bu “iki gözün” takibinde olmalıdır.

Oybirliği, en kötü denge durumudur.

Muhalifi, muhalefet şerhi olmayan her karar eksiktir. Her karar mutlaka karşıtını içinde barındırmalıdır. Karşıtı olmayan kararın meşruiyeti eksiktir.

Bu, hayatın vazgeçilmez diyalektiğidir.

Ama umudumuz var!

Bugün ve daima yaşasın CHP! 

Haydi!

 

Metin Lütfi Baydar

Paylaş:
Yorumlar


0.532 261 33 24