Daha şimdiden birçok ekonomi enstrümanı devreden çıkmaya başladı. Yeni enstrümanlarla tanışacağız.
Daha şimdiden birçok ekonomi enstrümanı devreden çıkmaya başladı. Yeni enstrümanlarla tanışacağız.
Bakalım neler olacak;
Kağıt para kullanımı gündelik yaşamdaki yerini dijital işlemlere bıraktı.
Dijital para kullanımı gündemde.
Vatandaşın milli gelirden pay alması durumu, her ülkede anayasal bir hak haline gelmek üzere.
Kredi, faiz, geri ödeme, yeniden kredi çemberi iflas etti. Artık krediler (0) noktasına çekilecek.
Paranın bir meta-mal- olarak kullanılması; alınıp satılması dönemi bitti. Faiz işi de bitti.
Artık faiz geliri ya da gideri yerine, bilgi ve sistem kullanımı koşuluna bağlı “hizmet bedeli”nden bahsedeceğiz.
7. Vergi sistemi yerle bir olacak. Yeni bir sistem gelecek.
8. Beyana dayalı vergi sistemi bitti. Bütün vatandaşlar, mutlak geliri üzerinden gücü oranında “masraflara katılım payı” ödeyecek.
Aile şirketleri bitti. Holdingler kabuk değiştirecek. Kamu, pandemi döneminde koyduğu sermaye oranında şirketlerde temsil edilecek. Profesyonel, denetlenebilir, değiştirilebilir yönetimler oluşacak.
Büyük şirketlerin vergileri beyana tabi olmaktan çıkartılacak ve iş bazında kaynaktan kesilecektir.
Kapitalizm, süper emperyalizm aşamasına geçecek ve muhtemelen ultra sosyalizme dönüşecek. Bir başka deyişle, Kapitalizm “merhamet” temelinde sosyalize olacak.
Uluslararası finans sistemi küçük devletlerin kamu borçlarını silecektir.
Büyük devletlerin birbirlerine olan borçları ve alacakları karşılıklı mahsuplaşma ile sıfırlanacaktır.
Burada keselim.
Ekonomideki yeniden kuruluş dönemi tabii ki sosyal yapılara da yansıyacaktır.
Onlara da bakalım;
Toplumsal işbölümü piramidi, strüktürel-yapısal- olarak tepe taklak olacaktır.
Her ülkede alt-üst sınıflar arasındaki uçurum daralacak ve çok geniş bantlı bir orta sınıf oluşacaktır.
Çekirdek aile toplumların itici gücü olacaktır.
Bireyin doğumla başlayan bağımsız, bölünemez ve çiğnenemez hakları oluşacaktır.
Bireyi, ters düştüğü anda; ait olduğu cemaate, mezhebe, dine hatta etnisiteye karşı koruyan yeni bir “doğal irade” oluşacaktır.
Peki ya siyaset?
Siyasette durum nedir?
En azından ülkemizde neler olacak?
Onlara da bakalım;
Birey temelli mikro demokrasi kanalları açılacak ve acil olmayan uzun erimli temel konularda bireyin görüşü esas olacaktır.
Doğrudan demokrasi araçları -referandum, plebisit vb.- öne çıkacaktır.
Parlamentoların işlevi daralacaktır ve yasama ile sınırlı olacaktır.
Parlamenterler genel siyasetin doğrudan yönlendiricisi olmaktan çıkacaklar, siyasetin yasama ile ilgili bir “organı” haline geleceklerdir.
Genel siyaset, yeni oluşacak olan toplumsal işbölümüne uygun; mahalle, ilçe ve il bazında interaktif ve yaygın bir “ağ” üzerinden yapılacaktır.
Siyasi yönetim odağı, tepeden ortaya; tabana doğru kayacaktır.
Kurultay modeli” bütün siyasetin odağı olacaktır.
“Kurultay modeli ve Türkiye’deki siyasetin yeniden örgütlenmesi” konusunu bir sonraki yazıya bırakarak, bütün partilileri, sürekli tekrarın usandırcı “güdümlemesinden” sıyrılıp “yeni şeyler söylemeye” davet ediyoruz. Ayrıca biz,hepimiz; CHP’liler, yeni şeyleri duymaya da, dinlemeye de hazır olmalıyız.
Dünyamız, Türkiyemiz ve partimiz CHP, heyecan verici, çağ açıcı yeni bir dönüşümün eşiğindedir.
Umut?
Momentum!
Haydi!
Metin Lütfi Baydar