Tabii ki evet! Peki bu görüşmeye her ne kadar ittifak içinde de olsak başka bir partinin mensubuyla girmemiz uygun mudur? Tabii ki hayır.
Tabii ki evet!
Peki bu görüşmeye her ne kadar ittifak içinde de olsak başka bir partinin mensubuyla girmemiz uygun mudur?
Tabii ki hayır.
CHP’nin kurumsal kimliğini taşıyan bir MYK üyesi, IMF’in resmî temsilcileriyle, gayrı resmi bir ortamda, “resmi” bir görüşme yapabilir mi?
Tabii ki hayır.
Bir “evet” iki “hayır” yanıtını masaya koyup devam edelim. IMF, 1944’deki Bretton Woods anlaşmasını takiben 1945’de kurulmuştur. Biz, 1947’de üye olduk.
1961’de IMF ile ilk standby anlaşmasını yaptık ve borç aldık. Borcu 27 Mayıs darbesini yapanların lideri olarak Cemal Gürsel’in kurduğu hükümet aldı. O gün bugündür IMF, Türkiye’nin iç ve dış siyasetinin ayrılmaz bir parçasıdır.
Zahiren ortağı göründüğümüz bu kuruluş, tabiri caizse tüm dünyayı kapsama alanına alan bir “düyunu umumiye” örgütlenmesidir.
Uluslararası bir kuruluş olarak IMF karşısında Türkiye bir taraftır; CHP de Türkiye tarafındadır.
AKP nin devletin teamüllerinde yarattığı tahribatın rüzgarına kapılarak “teamül dışı” bireysel ilişkilere kapı açamayız.
Kronolojik olarak bakarsak, Türkiye IMF’e CHP’nin iktidarda olduğu dönemde “ortak” statüsünde girmiştir. Ama, Türkiye’yi IMF’in kucağına oturtmamıştır. Bu konudaki sicilimiz tertemizdir. Bunu zedeleyecek, tavırlar, davranışlar, ilişkiler ve kastı aşan öngörülerle güdümlü yönlendirmeler içinde olamayız.
CHP’nin parti kimliğiyle uyuşmayan mekanlarda Partiyi temsilen, ya da bir üst düzey partilinin kendisini temsilen görüşme yapması etik değildir. Hele bunlar bir de düyunu umumiyeciler ise, yapılan görüşme de, görüşmeci de yok hükmündedir.
Bir de kılık kıyafet meselesi var. CHP’nin en önemli devrimlerinden birisi de kıyafet devrimidir. AKP , gayet bilinçli olarak bu devrimin içeriğini de boşaltarak, molla rejimlerindekine benzer bir giyim tarzını yaygınlaştırmıştır. Erkeklerde kirli sakal, işgünü dışı/tatil bahanesiyle kıravatsız gömlek giymek, gömleğin üstten iki düğmesi açık olarak dolaşmak, kadınlarda janjanlı kıyafetlere yönelmek gibi eğilimler tepeden tırnağa partimize egemen olmuştur.
Kirli sakal, kıravatsız gömlekle başlar, otel lobilerinde “resmî” görüşmelerle devam ederseniz; cumhuriyetin kurucu değerlerini birer birer rafa kaldırırsınız.
IMF görüşmesinden çıkartılacak en önemli ders budur.
Umut?
Var!
Haydi!
Metin Lütfi Baydar