04 Ekim 2018

Kemal bey, tek adamlığa devam etmek istiyor. “Diğer tek adama” özeniyor.

Parti Meclisinde tartışıp Büyük Kurultaya götürmesi ve oradan onay alması gereken yerel seçim stratejisini, ucundan azıcık gösterip tartıştırmadan, aday belirlemede “tam yetki” istiyor.

Peki Kemal Bey, diyelim ki aldınız yetkiyi, ne yapacaksınız?

  1. Ülkemizin en büyük Belediyesi için, anket manket faslını kitabına uydurduktan sonra “gel bakalım koçum Ali” mi diyeceksiniz? Yoksa “gel bakalım kızım Ümit”  mi?
  2. Ankara’da bitmiş bir hikâyeyi ikinci defa vizyona sürüp “kardeşim Mansur’la devam” mı diyeceksiniz?
  3. İzmir’de anketler seni söylüyor deyip, genel başkan yardımcınızın gözlerinden mi öpeceksiniz?
  4. Diğer belediyelerde, cebinizde gezdirdiğiniz partili olmayan aday isimlerinden oluşan listeyi “bakın ne buldum?” diye örgütün önüne mi koyacaksınız?

Sonra da o ferasetine bir türlü güvenemediğiniz örgüte talimat verip, “ot mu yolduracaksınız?

Kemal bey, çalışıyor gibi yapmayı bırakın.

Siz çalışmıyorsunuz, dayatıyorsunuz. Her dayatmada CHP bir kademe daha aşağıya gidiyor. Kendinize göre tanımladığınız bu “Çalışmayı” bırakın, bütün kelimeleri size ait olan iki satır yazı yazın ve  “size anlatacaklarım var” deyip büyük kurultay delegelerini Ankara’ya çağırın.

Daha vakit var. Uzatmayın.

Seçim gecesi bu partiye gönül verenleri hıçkıra hıçkıra ağlatmayın, siz de ağlamayın!

Haydi