Kemal bey, bir hafta gecikerek sondan 11.konuşmasını da yaptı.

Gazete haberleri, ilk -ve belki de son- başkanlık bütçesi ve asgari ücret üzerinden diğer tek adamın attığı pasları değerlendirdi.

Kemal bey, solcu mudur? Şüphesiz solcudur. Hayatı sol dünya görüşünün değerlerini taşır.

Peki solcu Kemal beyi, her durumda sağla işbirliğine iten dürtü nedir?

Mesela, bu konuşmasında lafı döndürüp okul arkadaşına getirdi ve  eski günlerin hatırına sitem etti. Neden?

Nedeni belli;

1. Kemal beyin sahaya sürdüğü belli başlı başkan adayları ne duruşları itibariyle, ne de müktesebatları itibariyle bırakın solculuğu sosyal demokrat bile değiller.
2. Kemal bey, CHP’nin oyunu kafasından artı-eksi %25’lerde sabitledi.
3. Oy arttırmaya dönük herhangi bir yaratıcı projesi de yok. Sağa oy veren kitleyi çekebilmek için sağdan çarklı adaylardan medet umuyor.

Olur mu?

Bakalım;

1. Kemal beyin sağdan destek almayı umduğu partiler Saadet Partisi ve İyi Partidir. Bir de hala, okul arkadaşının partisinden, nedensiz bir beklenti içindedir.
2. Saadet Partisi uzak duruyor, ondan hayır yok.
3. İyi Parti, CHP’nin sırtından zıplayıp AKP nin karşısına ana muhalefet partisi olarak çıkmayı planlıyor. Kemal beyin artık açmazını mı diyelim, yoksa zaafiyetini mi, farketmez; İyi parti CHP yi kullanarak karpuzun göbeğine el attı.  İyi Partinin CHP’den aldığı yerlerin tekrar CHP ye dönebilmesi için göbeğimizin çatlayacağını bilelim.
4. Tabii şunu da bilelim; İyi Partiye terkedilen bölgelerde, CHP’li seçmenin Kemal bey istedi diye Şak-Tak oy vereceğini düşünmek insan tabiatına aykırı bir durumdur.
5. CHP’ye lütfedilen belediyelerde ise İyi Partililerin Şak-Tak yapması sadece eşyanın tabiatına değil, her durumda aradan sıyrılmayı huy edinmiş siyaset erbabının karakterine de terstir.
6. Sandıklarda sadece sadık ve cefakar seçmenin oyuyla başbaşa kalacağımızı göreceğiz.
7. Göreceğimiz birşey daha var. AKP nin dalına konmuş MHP ile CHP’nin eteğine yapıştığı İyi Parti oyları toplamı %30’lar sınırına dayanacaktır ki, Türkiye demokrasisi açısından en tehlikeli siyasi tırmanış bu olacaktır.
8. CHP misyon olarak HDP’nin bir adım önünde, birbirinin türevi ve tamamlayıcısı olan, iki Partiden oluşan milliyetçi bloğun ardında; fiilen 3. Parti olacak ve iktidar liginden düşecektir.

Peki hal böyleyken, Kemal bey ve ekibi neye güvenmektedir?

Diğer tek adamın yapacağı hatalardan başka tutunacak dal yok.

O da hata yapacak gibi görünmüyor. Yaptığı ya da yapacağı hataları “ezecek” kadar muazzam bir iktidar gücünü kullanmakta en ufak bir tereddüt göstermediğini görüyoruz.

CHP, yol yakınken sol, sosyal demokrat değerlere geri dönmeli ve bu acayip ittifak anlaşmasını çöpe atmalıdır.

İttifaktan medet ummak saflıktır.

Aklımız başımızdayken,

Haydi!                       

Metin Lütfi Baydar